Bir varmış, bir yokmuş… Uçsuz bucaksız bir ormanda, Tilki ve Kaplumbağa yaşarmış. Tilki kurnazlığıyla, Kaplumbağa ise bilgeliğiyle tanınırmış.
Günlerden bir gün, Tilki Kaplumbağa’nın yanına gelip alaycı bir şekilde konuşmuş:
“Ah sevgili dostum Kaplumbağa! Senin gibi yavaş ve hantal birinin hayatta başarılı olması imkânsız! Hızlı olanlar her zaman kazanır.”
Kaplumbağa gülümseyerek yanıt vermiş:
“Hızlı olmak kadar akıllı olmak da önemlidir, sevgili Tilki.”
Tilki kahkahalarla gülmüş ve meydan okumuş:
“O halde gel, bir yarış yapalım! Bakalım akıl mı, hız mı kazanacak?”
Kaplumbağa teklifi kabul etmiş. Ertesi sabah, yarış başlamış. Tilki yıldırım gibi koşarken, Kaplumbağa ağır ağır ilerliyormuş.
Tilki, Kaplumbağa’nın çok geride olduğunu görünce, “Biraz kestirsem de yine kazanırım,” diyerek bir ağacın altında uyuyakalmış.
Ancak o sırada Kaplumbağa, sabırla ve kararlılıkla ilerlemeye devam etmiş. Tilki uyandığında Kaplumbağa’nın bitiş çizgisine vardığını görmüş!
Sonuç: Sabır ve Azim Kazanır
Tilki, utanç içinde başını öne eğmiş. Kaplumbağa ona gülümseyerek şöyle demiş:
“Hızlı olmak güzel bir şeydir, ama sabırlı ve kararlı olan her zaman kazanır.”
O günden sonra Tilki, akıl ve azmin hızdan daha önemli olduğunu öğrenmiş.